“Tebdîli kıyafet”
Bir padişah, milletinin
bazı konulardaki fikirlerini anlamak için tebdîli kıyafetle köyleri
dolaşıyordu. Aynı gün diğer bir köye giderken gece yarısı oldu. Fakat padişah
hâlâ yoluna devam etti.
Yolda üç adamla
karşılaşıp sordu:
--Siz kimsiniz?
Cevap verdiler:
--Biz hırsızız.
Padişah yalvardı:
-Ben de sizinle geleyim,
ganimetten bana da pay verin!
Hırsızlar sordu:
--Sen iş yapabilirsin
ki?!
Padişah bir süre
düşündükten sonra hırsızlardan birine sordu:
--Ya sen ne
yapabilirsin?!
--Ben, bir köpek
havlayınca ne demek istediğini hemen anlarım.
Padişah, ikinci hırsıza
sordu:
--Ya sen?!
--Ben, dükkânların
demir kapılarını öyle bir açarım ki, kimsenin ruhu bile duymaz!
Padişah, üçüncü hırsıza
da sordu:
--Ya sen?!
-- Bir gördüğüm insanı,
isterse karanlıkta olsun, on yıl sonra yine görsem hemen tanırım.
Padişah, hırsızlara
şöyle dedi:
--Ben de öyle bir
insanım ki, elimi havaya kaldırdığım zaman adamı asarlar, elimi indirdiğim
zaman asılacak adamı darağacından kurtarırım.
Padişahın kendileriyle
konuştuğundan hırsızların hiç haberi yok tabii.
“Dört soyguncu” bir
araya gelip hazineyi soymaya gitti. Tam da o sırada köpek havlaya başladı.
Padişah sordu:
-- Köpek ne demek
istiyor?
O hırsız cevapladı:
--“Siz hazineyi soyuyorsunuz
ama sahibi yanınızda,” diyor.
Padişah şöyle fısıldadı:
--Doğru
söylüyor!
Zifirî
karanlık, göz gözü görmüyor tabii.
“Dört
soyguncu” hazineyi soyup yüklü miktarda altın ve parayı hazineden taşıdılar. Çaldıkları
bütün altın ve paraları bir mağaraya götürüp aralarında nasıl pay edeceklerini
konuşmaya başladılar.
Üç
hırsız, padişaha şöyle söyledi:
--Sen
yeni hırsızsın. O sebeple de sana bizimki kadar pay düşmez.
Padişah, lâfı
değiştirdi:
--Benim karnım acıktı, şimdi
gidip biraz yiyecek getireyim de yedikten sonra altın ve paraları paylaşalım.
Hırsızlar razı oldu:
--Tamam!
Padişah, buluşma yerine
gidip vezirlerini çağırdı. Sonra da şöyle emretti:
--Falanca mağarada
hırsızlar barınıyor. Hemen onları yakalayıp bana getirin.
Vezirler, üç hırsızı kıskıvrak
yakalayıp padişahın huzuruna getirdiler.
İkinci gün hırsızları
infaz mahalline götürdüler. Padişah elini kaldırır kaldırmaz da o üç hırsızı
astılar.
“P̆arameti”
Ar patişai miletişi
fikrişi megnapuşeni mejakuneri dolokunute oput̆epes gulut̆u. Gzas dulumcu
majura oput̆eşa olus, seriş gverdi diqu do xolo nit̆u.
Gzas sum k̆oçi konagu.
--Tkvan mi retya?- uǯu.
--Çkin qaçağepe
voretya,- coğabi meçes.
Patişaik oxveǯu, manti
tkvanik̆ala vort̆a do gonoçvale ok̆omirtitya.
--Si mu dulya
gaxvenen?- k̆itxes qaçağapek.
Patişaik mʒika isimaduşk̆ule
k̆itxu arteğis, si mu gaxvenenya?
--Ma, coğorik na lalas,
mu zop̆ons, mevagnepya.
--Si?- k̆itxu majuras.
--Ma demirişi nek̆nate
genk̆ileri mağazepe eşo gomǯk̆ipki, mitik var nagnepsya.
--Si?- k̆itxu masumas.
--Mana bžiri k̆oçi,
ginon mǯk̆upis t̆as, vit ǯanaşk̆ule xolo bžirana, viçinopya.
--Manti aşo k̆oçi vore,
çkimi xe jin eǯobzdaşi, k̆oçi goǯok̆idapan, tude geviğaşi, goǯak̆iduş k̆oçi
mouşletinapya,- tku padişaik.
Qaçağepes çkar mu
uçkinan-ki, mutepek̆ala padişaik ğağalaps.
“Otxo gomçvale” kok̆uik̆ates
do seriş gverdis xazina get̆axuşa nit̆es. Em oras coğorik olalus kogyoç̆k̆u.
--Coğarik mu zop̆onsya?-
k̆itxu padişaik arteğis.
--Coğorik zop̆ons kiya,
tkvan xazina get̆axaginonan, hama saebi muşi tkvanik̆ala renya.
--Emuk mtini lalupsya,-
tku padişaik.
Mǯk̆upi ren. Xazina
koget̆axes. Dido altunepe do parape kagamiğes. Ar mağaraşa mindiğes do ok̆ortuşeni
ğağalapt̆es. Padişais uǯves-ki, si ağne qaçaği re do çkinik̆onari pai var ganç̆enya.
--Man gyari mşkions,
vida, oç̆k̆omale komoviğa do ek̆ule ok̆ovirtatya,- uǯu padişaik.
--K̆ai,- tkves
majurapek.
Padişai mendaxtu muşi k̆abinet̆işa,
ducoxu vezirepes do çinadu-ki, ia mağaras qaçağepe meşaxenan do koç̆opit do ak
momiqonitia.
Vezirepek sum
qaçağepeti koç̆opes do padişais muqones.
Majurani ndğas qaçağepe
goǯok̆iduşi yerişa koniqones. Padişaik xena eǯozdusteri, vezirepek qaçağepe kogoǯok̆ides.
[Kaynak kişi: Fadime
Osmanis Asuli K̆ak̆abaže, 1909 doğumlu, Sarpi köyü, Batum, (Kaynak kitap: Nodar
K̆ak̆abaze, “Lazuri T̆ekst̆ebi/ K̆olxuri
Seria- 11”, Gamomʒemloba Art̆anuci, Tbilisi, 2018), (Gürcü Alfabesinden Latin
Alfabesine çevriyazı, düzenleme ve Lazcadan Türkçeye çeviri: Ali İhsan Aksamaz,
İstanbul, 2020)]

