Alasonyalı
Murtaza
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, geçtiğimiz
günlerde ‘Bekçi Yasası’na ilişkin olarak partisinin görüşlerini dile getirirken
bekçilere de bir tavsiyede bulundu:
“Orhan Kemal’in ‘Murtaza’sındaki gibi bir bekçi olun,
mahallenin bekçisi olun! Birileri bekçiyi tekçi yapmak istiyor, tekçi olmayın!”
Özgür Özel’in bekçilere bu tavsiyesi üzerine Sabah
Gazetesi’nden Melih Altınok ve Hürriyet Gazetesi’nden Ahmet Hakan birer makale yazdılar.
Ahmet Hakan, ‘Bekçi Murtaza’nın bekçiler için doğru
bir rol model olmadığına dikkat çekti. Romandan alıntılar yaparak da ‘Bekçi
Murtaza’nın ‘tekçi’ olduğunu gözler önüne serdi. Makalesinin başlığından da
anlaşılacağı gibi, Ahmet Hakan, Özgül Özel’in ‘Murtaza”yı okuduğundan pek de
emin değil: “Özgür Özel ‘Murtaza’yı Gerçekten Okudu Mu?”
Ahmet Hakan, “Eğer Özgür Özel gerçekten ‘Murtaza’yı
okumuş olsaydı, ‘tekçiliğe’ karşı ‘tekçi’ Murtaza’yı örnek göstermezdi” demek
istiyor.
Melih Altınok’un makalesi, “Ya Özgür Özel Bekçi
Murtaza’yı Okuduysa” başlığını taşıyor. Özgür Özel’in ‘Bekçi Murtaza’yı okumuş
olma ihtimalinin bulunduğuna dikkat çekiyor ve kendisini konuya ilişkin bir
açıklama yapmaya davet ediyor.
Ahmet Hakan ve Melih Altınok, Özgür Özel’in ‘Bekçi Murtaza’ güzellemesiyle
çuvalladığını göstermek istiyorlar.
Özgür Özel’den , ‘Bekçi Murtaza’ güzellemesinin
sebebine ilişkin bugüne kadar bir açıklama gelmedi.
‘Murtaza’nın edebiyat ve sanat dünyasındaki
serüvenine kısaca bir göz atmakta fayda var.
1952’de, önce Vatan Gazetesi’nde tefrika edilen
‘Murtaza’, aynı yıl Varlık Yayınları’ndan kitap olarak yayınlanır. ‘Murtaza’nın
ikinci baskısı aynı yayınevinden 1957’de yapılır. ‘Murtaza’nın üçüncü baskısı
1964’de Cem Yayınları’ndan yapılır. Bazı bölümleri yazarı tarafından
gelişletirilen ‘Murtaza’nın dördüncü baskısı yine Cem Yayınları’ndan çıkar. Roman,
sonraki yıllarda Tekin Yayınları ve daha birçok yayınevi tarafından da yayınlanır.
Orhan Kemal, ‘Murtaza’yı Tunç Başaran ile birlikte
senaryolaştırır ve 1965’te ‘Bekçi Murtaza’ filmi vizyona girer. Başrol oyuncusu
Müşfik Kenter’dir.
‘Murtaza’, 1986’da bir kez daha beyaz perdeye
aktarılır. Bu kez senaryoyu Ali Özgentürk yazar. Filmin adı ‘Bekçi’, başrol
oyuncusu da Müjdat Gezen’dir.
Hemen belirtmekte fayda var, romandaki ‘Murtaza’ karakterini
Müşfik Kenter beyaz perdede lâyıkıyla canlandırıyor; ‘Murtaza’yı romandaki aslına
daha yakın bir şekilde algılamamıza fırsat veriyor.
Müjdat Gezen’in ‘Murtaza’ canlandırması, ceberrut ‘Murtaza’yı ‘huysuz fakat sevimli’ bir karakter haline
dönüştürüyor.
Sanırım, Özgür Özel’i ‘Müjdat Gezen’in bu ‘Murtaza’
canlandırması yanıltıyor. Özgür Özel’i muhtemelen yanıltan bir başka husus
da ‘Murtaza’nın sıkı bir İsmet Paşa
hayranı olması. Oysa ‘Murtaza’, İsmet Paşa’ya ‘sosyal-demokrat’ olduğu için
değil, ‘gücü temsil eden tekçi yönetim’in önderi olduğu için hayranlık
duymaktadır.
‘Murtaza’, tiyatroda da sergilendi. ‘Murtaza’yı
sahneye koyan ve oynayan Ulvi Uraz da ‘çeşitli kaygılarla’ ‘Murtaza’yı özüne
uygun sahneye aktarmadığı iddiasıyla eleştirilmiştir. Aynı şekilde Orhan Kemal
de, ‘Murtaza’nın film- tiyatro versiyonlarındaki sapmalara karşı tavır almadığı
iddialarıyla eleştiriye uğramıştır. Bütün bu konuları ortaya çıkarmak da dürüst
edebiyat tarihçilerinin çalışma alanına giriyor.
Orhan Kemal, Adana’da iskân edilmiş Alasonyalı mübadil
bir köylünün gerçek hayat hikâyesinden hareketle ‘Murtaza’ adlı eserini kaleme
almıştır.
Orhan Kemal, 1940’lı yılların Adana’sındaki insan
ilişkilerinin fotoğrafını çekiyor. Dönemin üretim, mülkiyet ve paylaşım
ilişkileri ve etnik yapısı konusunda bizlere ipuçları veriyor.
‘Murtaza’, Adana’daki insan ilişkilerini CHP ve DP
yandaşlığı veya karşıtlığı yaparak değil, olduğu gibi aktarıyor. Yalnızca
‘Murtaza’nın değil, dönemin tüm insanlarının hayatlarından kesitler aktarıyor.
‘Murtaza’ yalnızca ‘Murtaza’nın değil, onunla
birlikte çevresindeki insanların nasıl bir
sefalet, cahalet ve umutsuzluk girdabı içinde olduklarını gözler önüne
seriyor.
Herkesin ‘Murtaza’yı, onun yaşadıklarını hissederek
okuması, anlaması ve anlamlandırması temennisiyle.
(Önerilen
Okumalar: Mehmet Ali Gökaçtı, “Nüfus Mübadelesi/ Kayıp Bir Kuşağın Hikâyesi”,
İletişim Yayınları, 2003, İstanbul; Nezih Başgelen, “Anavatana Göç Edenler/
Türkiye Cumhuriyet’inde (1923-1938) Mübadil, Muhacir ve Mülteciler”, Arkeoloji
ve Sanat Yayınları, 2008, İstanbul)
(15 VI 2020)
Ali İhsan Aksamaz
.