“Maksıme
içeriği nedeniyle yüksek bir enerji içeceğidir!”
(Ön açıklama: Bugünkü misafirim Murat Özden.
Murat Özden, daha önce de burada misafirim olmuştu; bizlere asimilasyon
konusundaki değerlendirmelerini aktarmıştı. Öncelikle belirtmeliyim; Murat
Özden, benim bilebildiğim kadarıyla, hep ilklerin öncüsü olmuş bir aydın.
“Ulusal Sorun ve Çerkeslerin Konumu” adlı çalışması 1979 yılında yayınlanmış.
Bu, Murat Özden’in ilk ilkiymiş. Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi kitap
hakkında dava açmış ve toplatma kararı vermiş. Ardından da 1,5 yıl hapis cezası
vermiş. Sağmalcılar Cezaevinde yatmış. Bu da ona bir ilk unvan kazandırmış!
Daha sonra bir başka ilki gerçekleştirdi ve 2015 yılında “Dirilen Şarkılar”
adlı Çerkesce bir CD çıkarttı ve birçok otantik Çerkes şarkısını
ölümsüzleştirdi. Murat Özden, özgün konumu sebebiyle siyasî partiler tarihinde
de bir ilk oldu; önce 2014 yılında Çoğulcu Demokrasi Partisi’nin, sonra da 2019
yılında da Gelecek Partisi’nin kurucuları arasında yer aldı. Sovyetler Birliği
döneminde yayınlanmış Çerkesce K’uran-ı Kerim’den faydalanarak öğrencilerine Çerkesce
dersler vererek de bir ilki gerçekleştirdiğini burada belirtmeliyim. Lokallerinde
canlı Çerkesce müzik de yapıyor. Murat Özden, bu söyleşimizde bizlere Maltepe
Çerkes Derneği ile Maksime Kültür Merkezi’nin faaliyetleri ve kültür merkezine
adını veren maksıme ile ilgili bilgiler verdi. 10 VI 2022/ Ali İhsan Aksamaz)
+
Ali İhsan
Aksamaz:
Söyleşimizin esas konusu, Çerkes bozası olarak da tanıtılan maksıme fakat
öncelikle bizlere Maltepe Çerkes Derneği hakkında kısaca bilgi verebilir misin?
Ne zaman kuruldu? Ne tür faaliyetler yürütüyor?
Murat Özden: Maltepe Çerkes Derneği 2013
yılında Çerkes Dernekleri Federasyonu’nun kurucu Dernekleri arasında yer aldı. 8
yıldan beri başkanlığını yürüttüğüm Maltepe Çerkes Derneği, klasik
dernekçilik dışında Çerkes toplumuna entellektüel derinlik kazandırma ve yeni
şeyler önermenin peşinde oldu. 2015 yılında yayınladığımız “Dirilen Şarkılar”
Albümü dışında, partimiz ÇDP’nin kuruluş çalışmalarının önemli bir bölümü
derneğimizde gerçekleşti. Yazdığım ve yayınladığımız “Gönen-Manyas Çerkes
Sürgünü” kitabımız da Maltepe Çerkes Derneği’nin bir parçasıdır. Konferanslar, imza
günleri ve toplumsal bilincin yükseltilmesi derneğimizin öncelikleri
arasındadır.
Ali
İhsan Aksamaz: Maksıme Kültür Merkezi ne zaman kuruldu? Hangi ihtiyaçtan
doğdu? Hangi alanlarda faaliyet yürütüyor? Kısaca bilgi verir misiniz?
Murat Özden: Dünyanın yaşadığı uzun pandemi dönemi
sosyal hayatı sıfırlamış, insanların alışkanlıklarını değiştirmişti. Bu yeni
dönemde artık dernekçilik faaliyetlerinin geçmişte olduğu gibi mümkün
olmayacağı tespitini yapmamıza neden olmuştu. Onun için süreç bize yeni şeyler
söylememiz ve yapmamız gereğini dayatıyordu. Kaybolmakta olan ve sadece bazı
köy düğünlerinde yaşlıların yaptığı, Nart Destanlarında da, adı geçen maksımeyi
ticarî bir ürün haline getirerek yok olmaktan kurtarmamız gerektiği düşüncesine
ulaştık. Bununla ilgili marka tescil işlemini yapabilmek için,”Maksıme Turistik
Tesis İşletmeciliği ve Prodüksiyon ltd Şirketi”ni kurduk. Maksıme Kültür
Merkezini, Maltepe Çerkes Derneği’nin kiracısı olarak Maksıme limited Şirketi
CAFE- Restaurant olarak işletiyor. Dünyanın hiçbir yerinde maksıme içerek, Çerkes
yemeklerini yiyerek ve Çerkesce canlı şarkılar dinleyeceğiniz ikinci bir mekân
bulamazsınız. 2022’nin Ocak ayında oluşturduğumuz Maksıme Kültür
Merkezi’nin sahnesi söyleyecek sözü olan, sesi olan, bestesi olan, derlemesi
olan herkese açık. Sonbaharda oluşturmayı planladığımız “Diaspora Çerkes Müzik
Akademisi” yeni bestelerin ve albümlerin ortaya çıkmasına öncülük edeceğine
inanıyoruz.
“Çerkes
yemeklerini yiyerek ve Çerkesce canlı şarkılar dinleyeceğiniz ikinci bir mekân
bulamazsınız”
Ali İhsan
Aksamaz: Şimdi de
bize maksıme hakkında bilgi verir misiniz? Siz maksımeye Çerkes bozası
diyorsunuz. Bazı dostlar buna itiraz ediyor. Bu durumu nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Murat Özden: Coğrafya nasıl kaderse, Coğrafya’nın
ürettiği ürünlerle yaşamak da insanın kaderidir. Maksıme Kafkasya Coğrafyasına
uygun bir içecektir. Darı, mısır unu ve balla yapılırdı. Biz mısır unu, toz
şeker ve su ile uzun ve zahmetli bir kaynatma sonucunda ve sürekli
karıştırarak, mısır ununu nişastaya dönüştürüyoruz. Karıştırmazsanız çöken
mısır unu yanar. Maksıme soğuduktan sonra içtiğinizde boza tadında ve
kıvamındadır. Mayalama yapıldığı için, bir hafta sonra hafif bir ekşime ve
alkollenme olur. Bu anlamda maksıme hem Çerkes Bozası, hem de bir içecektir
Ali İhsan Aksamaz: Boza hakkında çok önceden bir
makale yazdığım için araştırmalarımdan biliyorum; birçok halk bozayı
paylaşamıyor. Biri “Bizim!”; diğeri “Hayır, bizim!” diyor. Maksımede de böyle
bir paylaşamama durumu var mı? Maksıme yalnızca Çerkeslerin içeceği mi? Kuzey
Kafkasyalı veya Kafkasyalı başka halklar da maksımenin kendilerinin içeceği
olduğunu söylüyor mu? Maksıme, Tatar bozasından farklı mı? Bu
konulara siz nasıl yaklaşıyorsunuz?
Murat Özden: Boza Kafkas ve Balkan
Coğrafyalarının ortak içeceğidir diyebiliriz. O yüzden biz bir paylaşamama
kavgasında değiliz. Ancak bozanın uzun süre bekletilerek bir içeceğe
dönüştürülmesi geleneğinin sadece Çerkeslerde olduğunu düşünüyorum. Çerkes
sözlü edebiyatının en önemli örneklerinden biri olan xoxu geleneği, yani maksıme
boynuz içerisinde konuklara ikram edilirdi ve bu ritüel esnasında inanılmaz
güzel Çerkesce konuşmalar ve iyi dilekler dile getirilirdi. Bu geleneğin
canlandırılması içinde çalışmalar yapıyoruz.
Ali İhsan
Aksamaz: Maksımedeki
alkol oranı nedir? Maksıme de boza gibi bekletildikçe alkol oranı artıyor mu?
Murat Özden: Maksımedeki alkol oranı % 5-6
gibidir. Bekleme süresi uzadıkça bu oranın arttığını biliyoruz.
Ali İhsan
Aksamaz: Maksıme
nasıl yapılıyor? Karışımları nedir? Hammaddesi nedir?
Murat Özden: Maksımenin hammaddesi mısır unu, toz
şeker, maya ve sudur. Atalarımız bal ile yapıyorlardı. Maksıme mısır unu, şeker
ve suyun uzun ve zahmetli bir kaynatma ve karıştırma süreci ile bozaya
dönüştürülmesidir. Yine uzun süre mayalanmış olarak bekleterek farklı bir
içeceğe dönüştürüyoruz.
Ali İhsan
Aksamaz:
Bilebildiğim kadarıyla siz seri üretim yapıyorsunuz? Bir atölye mi
oluşturdunuz? Paylaşımlarınızdan görebildiğim kadarıyla standart şişe ve
bardaklarınız var. Mekânınız dışında maksıme pazarlaması da yapıyor musunuz?
Murat Özden: Maltepe Çerkes Derneği, üç katlı
bir kompleks. Birinci katı Maksıme Kültür Cafe olarak faaliyet gösteriyor. İkinci
katı dernek ve vakıf, üçüncü katımızda maksıme imalathanemiz olarak faaliyetini
sürdürüyor. Marka tescil işleminden sonra üretim iznini de alacağız. Şimdilik
dostlara kargo ile gönderiyoruz ve Maksıme Kültür Merkezinde ikram ediyoruz.
Ali İhsan
Aksamaz: Bu konuda
bir araştırma yapmadım; çok ayrıntılı da bilemiyorum ancak maksımenin
Kafkasya’da da yapıldığını biliyorum. Sizin maksımenizin oradaki maksımeden
farkı var mı? Alkol oranı bakımından soruyorum.
Murat Özden: Tabi maksımeyi dünyada bizden
başka ticari olarak üreten bir başka kuruluş yok. Dolayısıyla bir standardı da
yok. Zannediyorum maksımenin dünyadaki standartlarını biz belirleyeceğiz.
“Maksıme geleneği Kabardeyler hariç neredeyse bütün
Çerkeslerde terk edilmiş gibi görünüyor”
Ali İhsan
Aksamaz: Nart
Destanlarından maksımeyi biliyorum. Maksımenin içeriği ve yapımı
Müslümanlaşmanın etkisiyle Kafkasya’da ve üretildiği diğer yerlerde değişime
uğramış mı? Çok eskiden bje (boynuz) ile içildiğini duymuştum; şimdi bardakta
içiliyor. Bu gelenek ne oranda nerelerde devam ediyor?
Murat Özden: Maksıme geleneği Kabardeyler hariç
neredeyse bütün Çerkeslerde Müslümanlığın etkisiyle terk edilmiş gibi
görünüyor. Ancak şöte (boza) geleneği düğünlerde diğer Çerkes kabilelerinde
yakın zamana kadar devam ediyordu.
Ali İhsan
Aksamaz: Maksıme
içmenin sağlığa pek paydalı olduğunu da bir yerlerde okumuştum. Verem
hastalığının tedavisine iyi geldiğini de okumuştum; cildi besliyormuş, kanı temizliyormuş.
Gerçekten de öyle mi?
Murat Özden: Maksıme içeriği nedeniyle yüksek
bir enerji içeceğidir. Özellikle soğuk ve karlı havalarda uzun atlı yolculuğa
çıkacaklar, soğuğa karşı korunmak için maksıme içerek yola çıkarlardı. Bağırsakları
çalıştırma, vücut direncini arttırma gibi özelliği olması verem gibi hastalıklara
karşı kullanılmasını beraberinde getirmiştir. Ayrıca ruhi bunalımı olan
hastaları da ferahlatma anlamında kullanıldığında bilinmektedir
Ali İhsan
Aksamaz: Zaman
ayırdığınız için teşekkür ederim. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.
Belki bu söyleşimizden sonra, maksıme içmek isteyenler veya Maltepe dışından
sipariş vermek isteyenler olabilir. Size nasıl ulaşabilirler. Sizin üretiminiz maksıme
TSE’den tescilli mi?
“Maksımeyi dünyada bizden başka ticari olarak üreten
bir başka kuruluş yok”
Murat Özden: Bu röportaj için ben çok teşekkür
ediyorum. Sipariş için 0532 425 08 91 no’lu telefondan arayabilirler.
+
(Önerilen
okumalar: Ali İhsan Aksamaz, “Dirilen Şarkılar/ K̆enexajige
Voredxer”, 20 II 2020, sonhaber.ch; Ali
İhsan Aksamaz, “Üçüncü Sürgün/ Gönen- Manyas Çerkes Sürgünü”, 4 XI 2020, sonhaber.ch;
Murat Özden, “Ulusal Sorun ve Çerkeslerin Konumu”, Kendi Yayını,
İstanbul, 1979; “Murat Özden ile Dirilen Şarkılar”, 11 VII 2015,
ajanskafkas.com; Murat Özden, “Çerkes Siyasallaşmasının Öncüleri”, Apra
Yayıncılık, İstanbul, 2018; Murat Özden, “Üçüncü Sürgün/ Gönen- Manyas Çerkes
Sürgünü, 21 Yayınları, İstanbul, 2020; Murat Özden: “Asimilasyonu Mısır’daki
Sağır Sultan da biliyor!”, 17 XII 2021, sonhaber.ch)
+