21 Mart 2024 Perşembe

“Laz insanının, Kurtuluş Savaşımıza olan katkılarını dile getiren bir roman üzerinde çalışıyorum!” (ARŞİV)

 


 

 

“Laz insanının, Kurtuluş Savaşımıza olan katkılarını dile getiren bir roman üzerinde çalışıyorum!” (ARŞİV)

 [Ön açıklama: 2001- 2003 yılları arasında “Yeni Kafkasya” adlı aylık gazeteyi sekiz sayı yayınlayabildik. Gazete, ağırlıklı olarak Kuzey Kafkasya Halklarıyla ilgili haber, makale ve söyleşiler yayınlıyordu. Lazlar, Laz Dili ve Kültürüyle ilgili haber, makale ve kısa söyleşiler de yayınladık; M. Recai Özgün (1924- 2004), M. Yılmaz Avcı (1939- 2016), Mecit Çakırusta (1923- 2014) ve Orhan Bayramin ile söyleşiler de yaptık.  9. sayısından itibaren gazete yayınlanamadığı için Mecit Çakırusta ile yaptığımız haber& söyleşiyi yayınlayamadık. Yayınladığımız üç, yayınlayamadığımız bir haber& söyleşiyi yeniden yayına hazırladım.  Söyleşilere uygun birer başlık, önerilen okumalar bölümü ile içerikle bağlantılı fotoğraflar eklemeyi uygun gördüm.

 “Yeni Kafkasya Gazetesi” ile ilgili anılarımı yayına hazırlıyorum. Ancak şimdi bu gazete ile ilgili kısaca bilgi vermek istiyorum: Gazetenin sahibi İbrahim Şişman; “genel yayın yönetmeni” Ali İhsan Aksamaz; yazı işler müdürü Duran Coşkun; genel koordinatörü Çağlayan Şişman; haber servisi ilgilisi Safiye Koçak; reklâm ve dağıtım servisi müdürü İrfan Kobaş; istihbarat servisi görevlisi Selçuk Aytiş idi.  Gazetenin “yayın kurulu” ise şu kişilerden oluşuyordu: Yaşar Bağ, Ali Çurey, Tarık Cemal Kutlu, Semih Seyyid Dağıstanlı, Ali İhsan Aksamaz; Faruk Cimok, Çağlayan Şişman.]

+

[Yeni Kafkasya Gazetesi genel koordinatörü Çağlayan Şişman, Laz Tarihçisi Sayın M. Recai Özgün’e bazı sorular yönetti. Sayın Özgün’ün verdiği cevaplardan önemli bölümleri yayınlıyoruz:]

 Çağlayan Şişman: “Lazlar” adlı kitabınızla Türkiye’deki Kafkasya Camiasının dikkatini çektiniz. Ardından da “Kafkasya Yazıları” ve “Mjora” adlarını taşıyan periyodiklerde makaleleriniz çıktı. Şu anda da İzmit’te yayınlanmakta olan “Sima” adlı periyodiğin yazarısınız. Okuyucu, M. Recai Özgün adıyla sık sık karşılaşıyor. Bize kendinizi tanıtır mısınız?

M. Recai Özgün: 1924 Nisan’ında Ünye’de doğdum. Cumhuriyet’ten altı ay küçüğüm. 1932- 1943 yılları arasında Arhavi İlkokulu, Hopa Ortaokulu ve Trabzon Lisesinde okudum. Liseden sonra askerliğimi yaptım. Maliye’de bir memuriyete girdim ve memurken Ankara Maliye Okulunda ve bilâhare de Ankara Hukuk Fakültesinde tahsilime devam ettim. 27 senem devlet memurluğunda geçti. Defterdar iken emekli oldum. 1949 yılında evlendim. 53 yıllık evliyim. İktisatçı olan bir kızım, biri doktor diğeri işadamı olan iki de oğlum var. Eşim ise emekli öğretmendir.

Çağlayan Şişman: Laz dili ve Kültürü içinde doğmuş bir çocuk olarak büyüdünüz. Büyüme çağında bu dil ve Kültürle ilgili tanıklıklarınız neler? Lazlar” adlı kitabınız Türkiye’de Laz dili ve Kültürünün yaşatılması mücadelesinde çok önemli bir kilometre taşı oldu. Bu kitabınızın öyküsünü anlatır mısınız?


 

“Kim ne söylerse söylesin, Laz Tarihi, Laz Kültürü ve Laz dili vardır”

 

M. Recai Özgün: Arhavi’de İlkokulda okurken sınıflarda seçimle işbaşına gelen çocukların oluşturdukları kollar vardı: “Temizlik ve İntizam Kolu”, “Kızılay Kolu”, “Okul Eşyalarını Koruma Kolu”, “Lazca Konuşanlarla Mücadele Kolu”, vs. Ben her halde öne çıkmış bir öğrenci olmalıyım ki, her kolun içinde üye veya başkan olarak mutlaka bulunurdum. “Lazca Konuşanlarla Mücadele Kolu”ndaki faaliyetlerime hiç anlam veremezdim. Çünkü okulda tamam; Lazca konuşanlara ihtarımı yapardım ama eve gelince, köye çıkınca hiç Türkçe bilmeyen babaanneme, dedeme komşuma hiç etkili olamıyordum. Hâl böyle olunca, onlarla ben de Lazca konuşuyordum. Yani; “görevli suç işliyordu.” Garip, yüzeysel bir kandırmaca. Bir çocuğun ikiyüzlü gelişmesinde felâket etkili olacak bir uygulama. Ayrıca onlara “Lazca konuşmayın” demek “siz hiç konuşmayın” anlamına geliyordu. Çünkü Lazcadan başka dil bilmiyorlardı. Böyle bir teklif, onların aklımızdan şüphelenmelerini gerektiriyor ve şaşkın şaşkın gülmelerine vesile oluyordu. Bu çok büyük bir çelişki idi. Çocuk ruhumda oluşan bu çapraşık duygular, beni konunun nedenlerini anlamaya doğru iterdi, ama hiçbir izah tarzını da bulamazdım. Bu konudaki pozisyonumu ikiyüzlülük imiş gibi algılardım ve hatırladığım göre utanır ve sıkılırdım.

Memuriyet hayatımda bu konulara vakit ayıramadım. Emekli olup İstanbul’a geldiğimde konunun zaman içinde bir arpa boyu yol almamış olduğunu gördüm. Kökeni Laz olan biri olarak, Laz insanının, Laz Kültürünün, Laz dilinin nereden gelip nereye gitmekte olduğunun araştırılması gereken bir konu olduğunun bilincine vardım. Yaşımın da verdiği olgunluğu tecessümlerime ekleyerek bir kitap yazmaya karar verdim. Böylece “Lazlar” kitabı nüvelendi ve doğdu. Ancak bir kimsenin, önemli bir konuda başarıya ulaşması için o işe salt yapmaya soyunması gerekiyor:  “ Lazlar” kitabını derleyip toparlayabilme için karşılaştığım güçlükler, kitabın giriş bölümünde bütün teferruatı ile anlatılmıştır. Bu çalışmalarım beş yılımı aldı ve en azından nizam ve intizamdan uzak 500 kitap veya eseri karıştırmak zorunda kaldım. İçinde “Laz” konusuna ait bir iki satır bahsin de bulunduğu 300- 500 sayfalık bir kitabın fotokopisini çektirdiğim bile oldu, kitabın içinde aradığım bahsi bulabilmek için zaman yetmediğinden.

 


M. Recai Özgün’ün yayınlanmış kitapları ile makale ve şiirlerinin yayınlandığı dergiler: “Kafkasya Yazıları”, “Mjora”, “Sima”

 

Çağlayan Şişman: Yeni çalışmalarınız olduğunu duyuyoruz. Bu konuda okuyucularımıza ne gibi müjdeleriniz var?

M. Recai Özgün: “Lazlar” adlı kitabı bir kronolojik dizi olarak sıralayıp okuyucuya, daha doğrusu meraklılarına, sunmak kâfi gelemiyordu şüphesiz.  Daha önce, Laz Kültürünü, Laz dilini su yüzüne çıkaracak çalışmalarım vardı. Örneğin; temeli Laz Kültürüne dayalı “Atmaca” adlı daha önce yayınlanmış bir romanım vardı. “Lazlar” kitabımdan sonra, önceden Türkçe yazılmış şiirleri Lazcaya çevirdim ve “Başladığımız Yer” adlı bir şiir kitabında bir araya getirdim. Kulağıma ulaştığına göre, bu çalışmalarımın başarı grafikleri, yani gayeye ulaşma yüzdeleri çok üst seviyedeymiş. Şu anda yine Laz insanının son derece ihmâl edilmiş, Kurtuluş Savaşımıza olan katkılarını dile getiren bir roman üzerinde çalışıyorum. Bu roman yaşanmış gerçeklerden hareket etmektedir. Anekdotlarını Laz dili ve Kültürü oluşturmaktadır. “Laz Muhammed” adıyla piyasaya çıkacak olan kitap şu anda basılacağı günü beklemektedir.

Çağlayan Şişman: Laz dili ve Kültürünün yaşatılması yönündeki çabalara ilişkin neler söylemek istersiniz?

 


M. Recai Özgün, Ali İhsan Aksamaz (Erenköy, 2003; fotoğraf: Çağlayan Şişman)

 

M. Recai Özgün: Kim ne söylerse söylesin, Laz Tarihi, Laz Kültürü ve Laz dili vardır ve bunlar kocaman gerçeklerdir. Geçtiğimiz dönemde Kocaeli milletvekilliği yapan ve Lazca bildiği herkesçe bilinen bir zatın “Lazca diye bir dil yoktur. O, Türkçenin bir diyalektidir” demesiyle ne o dil ortadan kalkar ne de Laz Tarihi ve Kültürü yok olur. Ben bunları ortaya çıkarmanın çabasındayım. Şurası çok iyi bilinmelidir ki, bir gerçeğin ortaya çıkmasına ilişkin bir çaba, inancıma göre dünyanın en soylu ve Allah katında kabul gören faaliyetlerdendir.

Çağlayan Şişman: “Yeni Kafkasya Gazetesi”ne ilişkin görüş ve varsa önerilerinizi alabilir miyiz?

M. Recai Özgün: Şimdi bakın: Bir gazetenin bir şeklî yapısı vardır. Çok daha kaliteli kâğıtlara basılmaktadır veya baskısı ve yazı karakteri göze hoş gelmektedir. Bunlar, gazetenin göze hitap eden şekil pozisyonlarıdır. Bir de içeriği vardır. Yazıları kurşun gibi ağırdır. Onları okuyup anlam çıkarmak herkesin harcı değildir veya konuları insanın içini ısıtan bir üslup içinde verir. İnsan, onu okuyucunca arzusu kıpırdar. “Yeni Kafkasya Gazetesi”nde bunların hepsine rastlıyoruz. Herkes kendine göre bir konunun var olduğunu görebiliyor. Bir gazeteden istenen de bu olsa gerek. “Yeni Kafkasya Gazetesi”ni bu örnek yayınlarından dolayı kutluyorum. Bana gösterdiğiniz bu yakın ve sıcak ilgi için sizlere hassaten teşekkür ediyorum.

Çağlayan Şişman: Biz teşekkür ederim, efendim.

 


 

Murat Ersoy, M. Yılmaz Avcı, M. Recai Özgün, Ali İhsan Aksamaz (Sapanca, 5 VII 2003)

 

(Önerilen okumalar: Ali İhsan Aksamaz, “M. Recai Özgün Vefât Etti”, “Tatara Tititiri…”, Sima Dergisi, Sayı: 7, Sima Laz Vakfı Yayını, Fotosan Ofset, İzmit, 2005; Ali İhsan Aksamaz, “Lazlara İlişkin İki Kitabın Hikâyesi ve Tanıklıklarım- Anılarım”, 14 II 2013, yusufbulut.com/ circassiancenter.com.tr; “Atmaca”, “Lazlar” ve “Laz Muhammet/ Yazar M. Recai Özgün”,  16 VII2013, lazca.org; M. Recai Özgün, “Lazlarda Çocuk Oyunları”, Kafkasya Yazıları, Sayı: 1, Çiviyazıları Yayınevi, İstanbul, 1997; M. Recai Özgün, “Kaza’nın Kahvesi”,  Kendi Yayını, 1978;M. Recai Özgün, “Atmaca”, Kendi Yayını, İstanbul, 1994; M. Recai Özgün, (Yayına Hazırlayan: Ali İhsan Aksamaz), “Lazlar” Çiviyazıları Yayınları, Çiviyazıları Yayınevi,  İstanbul, 1996; M. Recai Özgün, “Hürriyet”, Kafkasya Yazıları, Sayı: 2, Çiviyazıları Yayınevi, İstanbul, 1997; M. Recai Özgün, “Ölüm”, Kafkasya Yazıları, Sayı: 3, Çiviyazıları Yayınevi, İstanbul, 1998; M. Recai Özgün, “Kurtuluşumuzun Öyküsü (Büyük Nutuk Penceresinden)”,  Sima Laz Vakfı Yayını, Fotosan Ofset, İzmit,1998; M. Recai Özgün, “Edebiyat Dili Olarak Lazca”,  Kafkasya Yazıları, Sayı: 7, Çiviyazıları Yayınevi, İstanbul, 1999; M. Recai Özgün, “Bir Dergi Üzerine”, Mjora/ Lazepeşi Nena, Sayı 2, Çiviyazıları, İstanbul, 2000; Melahat Bul, “Lazca ile Mücadele Kolu Başkanlığından Laz Kültürünün Araştırılmasına Uzanan Bir Yol: M. Recai Özgün”, Mjora/ Lazepeşi Nena, Sayı 1, Çiviyazıları, İstanbul, 2000; M. Recai Özgün, “K̆alivi”; Sima Dergisi, Sayı: 2, Sima Laz Vakfı Yayını, Fotosan Ofset, İzmit, Sima Laz Vakfı Yayını,  Fotosan Ofset, İzmit, 2001; M. Recai Özgün ile Haber& Söyleşi,  Yeni Kafkasya Gazetesi, Sayı 8, Nisan 2003; M. Yılmaz Avcı ile Haber& Söyleşi, Yeni Kafkasya Gazetesi, Sayı 6, Ekim 2002; M. Recai Özgün, (Redaksiyon: Ali İhsan Aksamaz), “Laz Muhammed “, Çiviyazıları Yayınevi,  İstanbul, 2004; “M. Recai Özgün vefat etti”, 12 VII 2004, hopam.com; M. Recai Özgün, “Gzalepe”, “Ğura”, Sima Dergisi, Sayı: 7, Sima Laz Vakfı Yayını,  Fotosan Ofset, İzmit, 2005; “M. Recai Özgün”, 17 V 2012, arhavizyon.com; “M. Recai Ozgün (1924 - 2004)”, kolkhoba.org; “M. Recai Özgün”, tr.wikipedia.org; Mecit Çakırusta ile Haber& Söyleşi, Yeni Kafkasya Gazetesi, Sayı 9 (zamanında yayınlanamadı), 2003; Mustafa Bayındır, “Aramızdan ayrılışının 5. yılında M. Recai Özgün’ü anıyoruz”,  Skani Nena/ Laz Kültür Derneği Yayın Organı, Sayı: 2, Temmuz 2009, İstanbul; Orhan Bayramin ile Haber& Söyleşi, Yeni Kafkasya Gazetesi, Sayı 5, Mayıs 2002; Orhan Bayramin: “Laz Edebiyatı 1996’dan fersah fersah ileride!”, 16 III 2021, sonhaber.ch/ gurcuhaber.com/ circassiancenter.com.tr; “3. Okuma Gününde “Lazlar”, 6 X 2007 lazuri.com; Yılmaz Avcı, “M. Recai Özgün’ün Ardından”, Sima Dergisi, Sayı: 7, Sima Laz Vakfı Yayını, Fotosan Ofset, İzmit, 2005)

 

aksamaz@gmail.com

 

https://www.circassiancenter.com/tr/ben-bu-ise-ana-lisanimi-yasatmak-icin-girdim/

https://www.circassiancenter.com/tr/laz-insaninin-kurtulus-savasimiza-olan-katkilarini-dile-getiren-bir-roman-uzerinde-calisiyorum/

https://www.circassiancenter.com/tr/eski-yasantimizi-siirsel-bir-yaklasimla-belgelemek-istedim/

https://www.circassiancenter.com/tr/vakfimizin-kabul-gormesi-emeklerimizin-bosa-gitmedigini-gosteriyor/