Hesaplaş(ama)ma
CHP’li Muharrem İnce, beklenen ‘basın açıklaması’nı
bu sabah Ankara Çukurambar’daki Holiday İnn Oteli’nde gerçekleştirdi.
Muharrem İnce, ‘basın açıklaması’nda gergin olduğunu
pek saklayamadı. Bu gerginliği konuşmasına ve vücut diline de oldukça yansıdı. ‘Basın
açıklaması’nı coşkuyla değil, büyük bir tedirginlik içinde gerçekleştirdi. Önceden
hazırladığı notlarına bakarak konuşmayı tercih etti. Yine de yer yer takılarak
konuştu. Ancak bütün bunlara rağmen, diline hâkim olmaya çalıştı ve yanlış
anlaşılabilecek cümleler kurmaktan ‘özenle kaçındığı’ da görüldü. ‘Basın
açıklaması’ sırasında özgüvenli bir performans sergileyemedi. Öfkeli olduğu da
suratından okunuyordu.
Muharrem İnce, ‘Memleket Hareketi’nden bahsetti.
Ancak yanında kimse yoktu.
Daha önce birçok kez mevcut parti tüzüğünden
kaynaklanan anti-demokratik uygulamalara ve lider sultasına dikkat çeken ve
demokratik bir parti tüzüğü talebini ısrarla dile getiren Muharrem İnce, bu
konuyu bir kez de bu ‘basın açıklaması’nda bir şekilde vurgulamış oldu.
Partisinin iç işleyişine ilişkin olarak daha önce çeşitli
zeminlerde ve bu ‘basın toplantı’sında dile getirdiği eleştirilerde Muharrem
İnce hiç kuşkusuz çok haklı. Ancak nasıl bir ‘Seçim Kanunu’ ve ‘Siyasî Partiler
Kanunu’ olması gerektiğine ilişkin hiçbir açıklamada bulunmadı.
Muharrem İnce, CHP’nin bugünkü siyasî çizgisinden
farklı bir duruşunun bulunduğuna dair de tek kelâm etmedi. Bir manifesto
açıklamadı. Dolayısıyla da CHP’nin bugünkü yönetimiyle, kendi arasındaki farklılığın
siyasî olmadığını böylelikle ilân etmiş oldu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir önceki kurultayda,
iktidara gelmeleri hâlinde, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin,‘Avrupa Yerel
Yönetim Özerklik Şartnamesi’ne koyduğu şerhleri kaldıracaklarını söylemişti.
Muharrem İnce, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu önemli söylemi konusunda ne düşündüğünü
söylemedi. Bunun yerine Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin yerel seçimdeki başarısı
sebebiyle ‘Kürt Seçmen’e açıkça teşekkür etmediği için eleştirdi.
Muharrem İnce, ‘basın toplantısı’na Ak Parti
İktidarını eleştirerek başladı. İktidara karşı bilinen eleştirilerini
tekrarladı. Bununla da Ak Parti İktidarına ve ‘Cumhur İttifakı’na, bazılarının
göstermeye çalıştıkları gibi hiç de yakın durmadığına dikkat çekmek istedi. Hem
iktidardaki hem de CHP içindeki ‘tek adam yönetimi’ne karşı olduğunu vurguladı.
Ancak mevcut ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin geleceğine dair kendisinin ne
düşündüğünü dillendirmedi.
Muharrem İnce, ‘basın toplantısı’nın ikinci bölümünde
eleştiri oklarını Kemal Kılıçdaroğlu ve ‘parti yönetimi’ne yöneltti. Uğradığını
düşündüğü haksızlıkları dile getirdi. ‘CHP Yönetimi’nin, kendisinin
cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamaması için elinden geleni yaptığını da iddia
etti.
Muharrem İnce’nin, ‘basın açıklaması’nda CHP
Yönetimi’ne karşı şövanşist bir tavır içinde olduğu görüldü. CHP içinde ‘rant
baronları’ olduğunu da söyledi. Daha önce de CHP Yönetimi’nde bir ‘çete’
bulunduğunu iddia etmişti. Ancak ‘bu konulara’ da hiç girmedi.
Kibir kötüdür
‘Seçim gecesi’ herkesten neden saklandığına ve
basının karşısına neden çıkmadığına dair net bir açıklama yap(a)madı. CHP Genel
Merkezi’nin, kendisine ‘seçim tutanakları’nı ulaştırmadığını söyledi. 13 bin
sandıkta CHP’nin gözlemcisinin bulunmadığını açıkladı. 60 gün sonra yapılan ‘seçim
değerlendirme toplantısı’na kendisinin çağrılmadığını söyledi.
‘O gece’
basının karşısına çıkamamasının sorumlusunun CHP Yönetimi olduğunu açıkladı. Bu
konuda kendisinin de hatalı olduğunu belirtti ve bir ‘özeleştiri’ yaptı.
‘Krizi’ yönetemediğini itiraf etti.
Muharrem İnce, ‘her bahar parti değiştirenler’den de
bahsetti. Ancak bu ‘her bahar parti değiştirenler’in kimler olduğunu açıkla(ya)madı.
‘Her bahar parti değiştirenlerin elinde Kahramanmaraş ve Çorum’un kanı bulunduğunu’
da söyledi. Ancak yine ayrıntıya girmekten özenle kaçındı.
Özetle söylemek gerekirse, Muharrem İnce bugünkü
‘basın açıklaması’nda yarım saat kadar konuşmasına rağmen, bu ‘hareketi’ne ilişkin tatmin edici bir bilgi
ver(e)medi. Üstelik gazetecilerin soru sormalarına da izin vermeden ‘kürsü’yü
terk etti ve gözlerden kayboldu.
Muharrem İnce’nin, siyasî bir hareketin ‘görünen’ sözcüsü mü ya
da siyasî bir hareketin lideri mi olduğunu zaman gösterecek. Ancak bugünkü
hâliyle Muharrem İnce’nin kafasının oldukça karışık olduğu görülüyor. Muharrem
İnce’nin, gündelik siyasî magazin haberlerinde bir süre daha kendisinden
bahsettir(iril)eceği anlaşılıyor. (13 VIII 2020)
Ali İhsan Aksamaz
aksamaz@gmail
http://www.kuzgunportal.com/2020/ali-ihsan-aksamaz-hesaplasamama-59393/