Mustafa Yakut, Celâl Bayar'dan aldığı başlıkla Ali İhsan Aksamaz hitap ediyor:
"Be hey, kara boynuz gi bi kaşlı,
Mukaddes Apis
başlı adam.
Behey
Kara Maça Bey !
Behey Ali İhsan
Aksamaz Bey !
Sen kim
oluyorsun da bana hesap sormaya kalkıyorsun?
Sen kim
oluyorsun da beni eleştirmeye kalkıyorsun?
Ben Türkiye’de
Gürcü kimliği ve kültürü konusunda mücadele vermekte olan biriyim. Kimlik
mücadelesini fiiliyatta yerine getiriyorum. Asimilasyona karşı mücadele
lafazanlıkla olmaz, fiiliyatla olur.
Ahmet Özkan’ın
ölümünden sonra, onun hatırasını kimlerin yaşattığı ortada. Bunu sana
kanıtlamaya çalışmak gereksiz.
Gürcü ve Laz
halkları konusunda, Gürcü düşmanlığı temelinde, sinsi planları olan da sensin.
Sen Ahmet Özkan’ın ve Hayri Hayrioğlu’nun mezarlarında timsah gözyaşları dökerek,
onları ve onların gerçek dostlarını (oğlu dahil) arkadan hançerlemek ve Gürcü
ve Laz Halkları arasına nifak sokmak için provokasyonlarına devam et, ancak
beni ağzına alma ! Haddini Bil!
Benim
Lazların Gürcü olduğuna, Lazcanın Gürcüce olduğuna dair hiçbir yazılı ve sözlü beyanım yok.
Senin hakkında konuşulan, Sırrı Öztürk’ün yansıttığı da bana değil Osman N.
Mercan’a ait.
Ben yazımı
‘Ogni Dostları’ ile paylaştım. Ogni, senin şahsına mı ait de bana Ogni adına
cevap yazıyorsun. Eğer öyle olduğunu bilseydim, yazıyı zaten paylaşmazdım.
Ayrıca ben seni hiçbir zaman , hiçbir yerde ağzıma almadım, almam da. Çünkü
muhatabım değilsin.
Durum böyle
olduğu halde, bana sataşmaya devam etmemen için seni tekrar uyarıyorum.
20 Eylül 2011 -
Mustafa Yakut "
1-
Mustafa Yakut’un
Ali İhsan Aksamaz’a sataşması üzerine (Rahmetli) Sırrı Öztürk’ün cevabı:
2-
Ali İhsan Aksamaz’ın Mustafa Yakut’a yazdığı
mektup:
3-
Mustafa Yakut’un Ali İhsan Aksamaz’a yazdığı
mektup: