3 Temmuz 2025 Perşembe

Lazca- Türkçe Fabllar- 6/ CESUR TAVŞAN- GURONİ MƷKVİT̆URA

 

 

 


 

Lazca- Türkçe Fabllar- 6/ CESUR TAVŞAN- GURONİ MƷKVİT̆URA

 

Tavşan, ormanda doğmuş. Her şeyden korkuyormuş. Nerede bir dal kırılsa, nerede bir kuş uçsa, nerede ağaçtan bir parça kar düşse, Tavşanın yüreği ağzına geliyormuş. Bir gün korkmuş. İki gün korkmuş. Bir hafta korkmuş. Bir yıl korkmuş. Büyüyünce o korkusu artık geçmiş:

--Ben hiçbir şeyden korkmam!

Bu sözleri bütün ormanda yankılanmış:

-- Ne olursa olsun, ben hiç korkmam!

-- Şaşkın Tavşan, Kurttan da korkmuyor musun?!

-- Kurttan da korkmuyorum. Ne Tilkiden, ne Ayıdan, hiç kimseden korkmuyorum!

Sonra bağırmış:

--Neden fazla konuşayım ki?! Hele, Kurt elime bir düşsün, bir lokmada yerim!

[Hele, ne gülünç bir Tavşan! Ne kadar da akılsız!]

Diğer Tavşanlar, “Kurt, Kurt” diye bağrışıp eğleniyorlarmış.

Kurt birden ortaya çıkmış.  Meğerse o sırada ormanda geziniyormuş.

Karnı açıkmış:

--Ah, bir Tavşan olsa da yesem!

Tavşanlar, yakın bir yerlerde eğleniyorlarmış. Kurt, Tavşanların kendi adını da andıklarını duymuş. Durmuş. Dinlemiş. Şöyle bir havayı koklamış. Tavşanlar oynaşıyorlarmış. Yavaş yavaş yaklaşmış.  Kurt, kendisiyle alay ettiklerini iyice anlamış. En çok da şaşkın, uzun kulaklı, kısa kuyruklu Tavşan, kendisiyle alay ediyormuş.  

Kurt içinden şöyle geçirmiş:

--E, kardeş, bekle hele, seni yiyeceğim!

 Kurt, önce kendisiyle çok övünen o Tavşanı yakalamak istiyormuş.

Tavşanlar henüz hiç hiçbir şeyin farkında değillermiş. Şakalaşıp eğleniyorlarmış. Çok da neşelilermiş. Eğlenceleri bitince o Kibirli Tavşan bir ağacın dibine zıplamış. Arka ayaklarının üzerine oturmuş.  Diğer Tavşanlara şöyle demiş:

-- Dinleyin, korkaklar! Hem dinleyin hem de iyi bakın! Şimdi size bir şey göstereceğim… Ben… Ben…

İşte tam da o anda Tavşan, Kurdu görmüş. Kibirli Tavşanın dili damağı kurumuş…

Diğer Tavşanlar hâlâ Kurdun farkına varamamış.

Kibirli Tavşan korkudan nefes bile alamıyormuş.

İşte ondan sonra hiç duyulmadık bir şey olmuş. Kibirli Tavşan, bir hamleyle yükseklere zıplamış. Sonra korkuyla Kurdun alnının çatısına düşüvermiş. Oradan da Kurdun sırtına yuvarlanmış. Havada bir de takla atmış. Sonra öyle bir fırlamış ki, derisinin sıyrıldığını sanmış.

Tavşan çok koşmuş. Güçten düşene kadar koşmuş. Kurdun hâlâ kendisini kovaladığını sanıyormuş:

--Vay, şimdi beni dişleriyle kapacak!

Sesi de kısılmış. Gözlerini kapatmış. Yabani otların içine düşüp yuvarlanmış. Orada da öylece kalmış.

Kurt, kendisine çarpanın Tavşan olduğunu hiç anlamamış. Avcıların kendisine kurşun attığını sanıyormuş. Kurt ta korkuyla hâlâ başka bir yöne doğru koşuyormuş. Bir yandan koşuyor diğer yandan da kendi kendine söyleniyormuş:

--Aman, ormanda başka Tavşan mı yok?! Zaten o Tavşan kudurmuş gibiydi!

Kurt hâlâ koşuyormuş…



https://aliihsanaksamaz.blogspot.com/2025/05/lazca-turkce-fabllar-1-civciv.html

https://aliihsanaksamaz.blogspot.com/2025/06/lazca-turkce-fabllar-2-bildircin-ile.html

https://aliihsanaksamaz.blogspot.com/2025/06/lazca-turkce-fabllar-3-baykus-ile-adam.html

https://aliihsanaksamaz.blogspot.com/2025/06/lazca-turkce-fabllar-4-kedi-ile-kopek.html

https://aliihsanaksamaz.blogspot.com/2025/06/lazca-turkce-fabllar-5-kirpi-buzgi.html

 

GURONİ MƷKVİT̆URA

 

Mʒkvit̆ura germas dibadu do mtelişe aşkurinet̆u. T̆k̆vaʒun soti t̆ot̆i, yeputxun k̆inçi, ncas

mtviri na melas, Mʒkvit̆uras şkurnate gurik ubangals. Ar dğas aşkurinet̆u Mʒkvit̆uras, jur dğas

aşkurinet̆u, ar dolonis aşkurinet̆u, ar ǯanas aşkurinet̆u. Edo ok̆ule didi divuşi, emedeni şkurna mek̆ulu.

-- Mutuşe var maşkurinen! -Haşo dotku mteli germas sersi kogondginu.

-- Çkar var maşkurinen, mutxa ginon t̆as!

-- Ç̆e toli gula, Mgerişeti var gaşkurineni?

-- Mgerişeti var maşkurinen, varti Melişe, varti Mtutişe, mitişe var maşkurinenya!

-- Dido mot bisinapa! -Uramt̆u Mʒkvit̆urak. Mgeri keǯamilas na, aşvacis obimxors.

[Hele, mu ožiʒinoni Mʒkvit̆ura! Mu nosi- tutxu ren!]

Mgerişeni uraman Mʒkvit̆urapek, Mgeriti emedeni keçkindu. Gulut̆u muk, goxtu mteli germas muşi Mgeris dulyaşeni, amşkorinu do guris komek̆ulu ki:

Ar soti Mʒkvit̆ura op̆ç̆k̆omat̆ik̆o. Niucams ki, sontxa xolos Mʒkvit̆urapek uraman do heya brest̆i Mgeri şinaman! Kododgitu Mgeri, kodişuru do tamo-tamo mexolapus kogyoç̆k̆u. Konaxolu Mgerik naisternan Mʒkvit̆urapes. Niucams muç̆oşi hentepek hemus nožiʒaman, edo mtelişe dido toli- gula, uci gunže, k̆udeli mk̆ule, ti muşi naomskvams Mʒkvit̆urak nožiʒams.

“E, cuma, diyondi, si gç̆k̆omare”, bresti Mgerik isimadams do “Namu Mʒkvit̆urak muşi guroni ovapumu omskvanamsya” oǯk̆omilus kogyoç̆k̆u. Mutu var žiraman Mʒkvit̆urapek do daha dido ixelaman. Hemute diçodu ki, ti-mamskvanu Mʒkvit̆ura kap̆is yeʒxont̆u, uk̆açxeneri k̆uçxete kodoxedu do otkus kogyoç̆k̆u:

-- Niucit tkva, maşkurinalepe! Niucit do ma moǯk̆edit. Ehe haǯi goǯiraten ar şei… Ma… Ma…

Hem oras ti-mamskvanuşi nena mitam konaç̆abu. Mʒkvit̆urak Mgeri kožirudoren. Çkvapek var žiramt̆es, ama muk žiromt̆u do şuri var aşvanet̆u. Ok̆ule navar ignapen şei divu.

Ti-mamskvanu Mʒkvit̆urak jin keʒxont̆u do şkurnate Mgerişi mçire k̆vas komelu. Muk

bultisteri mgerişi k̆ap̆ulas kogongrinu, arçkva havas geiktu do ok̆ule heşo oxut̆k̆vaʒu ki, muşi t̆k̆ebis gamaxtimu na unt̆usteri, haşo aǯonet̆u. Dido darçu Mʒkvit̆ura, mencelis meluşakis t̆arik̆amt̆u. Hemus heşo aǯonet̆u ki, Mgeri hemus notxozun do ehe haǯi k̆ibirepete gyak̆nasen.

Uk̆açxendo, dilamsu guri meç̆usi Mʒkvit̆ura, toli kok̆odu do mt̆k̆as, tude keǯicinu.

Hem oras Mgeri majura k̆elesa unk̆ap̆ut̆u.

Mʒkvit̆ura hemus komeluşk̆ule, hemus daǯonu ki, mitxak k̆urşumi ot̆k̆oçu.

Mgeriti imt̆u. “Çkva Mʒkvit̆ura germas dido ren, ižiren heyati mutxa lasaronisteri t̆uya” do

unk̆ap̆un.

 


[Kaynak kitap: Ǯitaşi İskenderi, M. Vanişi, S. Koseşi, “Oitxuşeni Supara/ Majurani fila” , Abazistanişi Devletiş gamamşkumale, Sohum, 1937, Gürcistan SSC., SSCB (1937 Latin Alfabesinden 1984 Latin Alfabesine çevriyazı ve Lazcadan Türkçeye tercüme: Ali İhsan Aksamaz, İstanbul, 1997)]

aksamaz@gmail.com

 

https://www.circassiancenter.com/tr/lazca-turkce-fabllar-6-cesur-tavsan-guroni-m%ca%92kvit%cc%86ura/