Aydınlanmada
Bir Öncü: Ogni Kültür Dergisi
Laz
kimliği, Türkiye’de 1920’li yılların ikinci yarısından itibaren, Sovyetler
Birliği’nde ise 1930’lu yılların ikinci yarısında itibaren yok sayıldı. Bütün
bunlar hem Türkiye’deki hem de Sovyetler Birliği’ndeki günümüz Lazlarının
kolektif hafızalarında ciddî travmalara ve unutkanlıklara yol açtı. “Soğuk
Savaş” yılları bitene ve Sovyetler Birliği yıkılana kadar Türkiye’deki ve
Sovyetler Birliği’ndeki resmî ideoloji ve resmî tarih tezleri işlevlerini
“lâyıkıyla” yerine getirdi. İnkâr ve asimilasyon politikaları Laz kimliğine
yönelik olarak da aralıksız çalıştı. Yazılı kaynaklar ve eğitim-öğretim
kurumları görevlerini yerine getirdi: Lazlar “Türkiye’de Türk kökenli,” “Gürcistan’da ise
Gürcü kökenli” idi. Lazca “Türkiye’de Türkçe’nin Doğu Karadeniz şivesi”, “Gürcistan’da
ise Gürcüce’nin yirmi kadar önemsiz şivesinden yalnızca bir tanesi” idi.
Lazlar, Lazca, Laz kimliği her iki ülkede de inkâr edilmiş, yok sayılarak
asimile edilmeye çalışılmıştır. Böyle olunca da, Türkiye’de de, Sovyetler
Birliği’nde de Lazlara ve Laz diline ilişkin eserlere ulaşmak imkânsızdı. Oysa
bu konuda sayısız Osmanlıca eserler, meselâ Şemseddin Sâmî, “Kamusu’l-A’lam”
adlı eserinde Lazca, Lazlar ve Lazistan hakkında ayrıntılı bilgi veriyor. Osmanlı’nın,
Laz kimliğiyle büyük bir sorunu yoktu. Türkiye’de de 1920’lerin ikinci yarısına
kadar Laz kimliği bir tehdit olarak algılanmamıştı. Hakeza Sovyetler Birliği
Lazlarının, 1930’lu yılların ikinci yarısına kadar Lazca Anadil Mektepleri
vardı. Üstelik bu mektepler Lazca anadil sertifikaları bile veriyordu. Lazca
gazete, Lazca tiyatroları da vardı.
1990’lı
yıllara gelindiğinde hem Türkiye hem de Sovyetler Birliği Lazları kimliklerini
büyük ölçüde kaybetmişti. Laz kimliğinin tamamen kaybolup gitmesini içlerine
sindiremeyen bir avuç aydın “bir şeyler yapmalı” diyerek kolları sıvar ve Ogni
Kültür Dergisi’ni yayınlamaya başlar. Bu iş gerçekten de çok zordur. Türkiye ve
Sovyetler Birliği’nde Laz kimliği’ne, diline, tarihe ve kültürüne ait eserlere
ulaşmak neredeyse imkânsızdı. Çünkü her iki ülkedeki resmî ideoloji ve resmî
tarih tezleri Laz kimliğini yok sayıyordu. Hem Osmanlı Ülkesi’nde hem de
Sovyetler Birliği’nde Laz kimliğinin düşman olarak görülmediği yıllardaki
yazılı kaynaklara ulaşmak (1990’lı yıllarda) çok zordu. Ayrıca Osmanlıca
bilmeyi, Rusça bilmeyi gerektiriyordu. Ancak öncelikle akılda tutulması
gereken, Laz kimliğinin özgün bir kimlik olduğunun bilinmesiydi. İşte Ogni Kültür
Dergisi, bu şartlarda, ama inançlı bir duruşla işbaşı yaptı; hiçbir yere
sırtını dayamadı, kendisini kullandırtmadı. Ogni Kültür Dergisi’ni çıkaranlar
şunu çok iyi biliyordu: “Lazlar vardır, Laz kimliği vardır, Laz kimliği ancak
Lazca ile yaşar. Laz kimliğini yok sayan içte, dışta her çeşit resmî ideolojiye
karşı mücadele edilmelidir.”
Laz
kimliği, Ogni Kültür Dergisi ile ortaya çıkmadığı gibi, Laz kimlik mücadelesi
de Ogni Kültür Dergisi ile başlamadı. Laz kimlik mücadelesi, Laz dilini
okullu-kitaplı bir dil haline getirme çabaları, Laz dilini kurumsal hüviyete
sahip bir duruma getirme çalışmaları (şimdilik bilindiği kadarıyla) 20.
yüzyılın başlarında Hopalı Faik Efendi ile başlamıştır. Yaşadıkları iki ülkede
de Lazların, Laz kimliğinin yok sayılması, ne yazık ki Hopalı Faik Efendi
hakkında da sağlıklı ve ayrıntılı bilgilere ulaşmamızı (şimdilik) engelliyor.
Ogni Kültür
Dergisi; yayın çizgisiyle, Laz kimliğini yok sayan ve asimile etmeye çalışan
resmî ideoloji ve tarih tezlerine karşı bir mücadeleyi esas aldı. Lazların bir
tarihi, bir dili, bir kültürü olduğuna sürekli olarak vurgu yaptı. Ciddî
makalelerle çizgisini destekledi. Sovyetler Birliği’nin ilk yıllarında Laz
kimliğine yönelik olumlu yaklaşımları ve o dönemin örneklerini okuyucusuna
aktardı. Sovyetler Birliği’ndeki Lazca Anadil Mektepleri önemliydi. Bugün de
Lazca Anadil Mektepleri olabilirdi. Ogni Kültür Dergisi, bu anlamlı mesajları
vermeye çalıştı. Altmışlı, yetmişli yıllarda Türkiye’de Laz dili, tarihi vb.
konularda yazanlar, bir şeyler yapmaya çalışan Laz aydınları kuşkusuz vardı.
Ancak onların bu çabaları bireysel ve cılız kaldı; kolektif çabalar görülemedi.
Ogni Kültür Dergisi, hem tutarlı bir çizgiye sahip olması hem de her anlamda
kolektif bir çabayla yayınlanması ve dağıtılması sebebiyle, Lazların kimlik
mücadelesinde çok önemli bir yere sahiptir. Ogni Kültür Dergisi’ni, kimlik mücadelesine
inanan “çeşitli yaş ve duruşlardan bir kuşak” yayınlamıştır. Böyle olunca da bu
“ilk kuşak” içinde bazı sıkıntılar yaşanmış ve Ogni Kültür Dergisi ancak altı
sayı yayınlanabilmiştir.
Ogni Kültür
Dergisi’nin işleyişine, içeriğine, sürekliliğine ilişkin yöneltilebilecek haklı
eleştiriler ve özeleştiriler kuşkusuz vardır. Gel gör ki, sağlam çizgi ve
duruşuyla bir sonraki “kuşaklar”a kimlik mücadelesinde önemli bir miras
bıraktığına hiç kimsenin kuşku yoktur.
[Kaynak: Ali İhsan Aksamaz, “Aydınlanmada Bir Öncü: Ogni Kültür Dergisi”,
Özgür Gündem Gazetesi, 13 IX 2012)
[Önerilen okumalar: Avni Ertaş: “Tarım, eğitim ve dış politika
değişmez devlet politikaları olmalı!”,
sonhaber.ch/circassiancenter.com.tr, 19.
V. 2024; Ali İhsan Aksamaz, “Yamakhoğlu Yüksel Yılmaz (Öldü mü?!)”, Sima Dergisi, Sayı 7, Sima Laz
Vakfı Yayını, Fotosan Ofset, İzmit, Mart 2005/ circassiancenter.com.tr; Ali
İhsan Aksamaz, "Cemal Şener’in Lazlar
hakkında yazmış olduğu makale" (“Dil-Tarih-Kültür-Gelenekleriyle Lazlar”,
2. Baskı, Belge Yayınları, İstanbul, 2014), sonhaber.ch/
circassiancenter.com.tr, 30. IX. 2006; Ali İhsan Aksamaz, “Ogni” başarısız oldu
mu?!”, yusufbulut.com /sonhaber.ch/ circassiancenter.com.tr, 12. IX. 2013; Ali
İhsan Aksamaz, "Laz Aydınlarının Yayıncılık Faaliyetleri",
yusufbulut.com /sonhaber.ch/ circassiancenter.com.tr, 21.03.2015; Ali İhsan
Aksamaz, “Ogni Kültür Dergisi (Anı-1)”, circassiancenter.com.tr, 15. XI. 2015;
Ali İhsan Aksamaz , “İçindekilerle ‘Ogni Kültür Dergisi’ (1993-1994), sonhaber.ch/ circassiancenter.com.tr, 12. XI. 2020; Ali İhsan Aksamaz, "Cemal Şener’in Lazlar hakkında yazmış
olduğu makale" (“Dil-Tarih-Kültür-Gelenekleriyle Lazlar”, 2. Baskı, Belge
Yayınları, İstanbul, 2014), sonhaber.ch/ circassiancenter.com.tr, 30. IX. 2006;
Mecit Çakırusta: “Ben bu işe ana lisanımı yaşatmak için girdim!”, Yeni Kafkasya
Gazetesi, Sayı 9, 2003/ circassiancenter.com.tr; Kâmil Aksoylu, “Tarihe
Tanıklık/ Laz Kültürel Hareketi/ 93 Süreci” (“Laz Kültürü”, Phoenix Yayınları,
Ankara, 2009); Orhan Bayramin: “Laz Edebiyatı 1996’dan Fersah Fersah İleride!”,
sonhaber.ch/ gurcuhaber.com/ circassiancenter.com/ simavakfi.org, 15. III.
2021; “Terörle Mücadele Kanunu, Kanun
Numarası: 3713, Kabul Tarihi: 12/04/1991,
Resmi Gazete Tarihi: 12/04/1991, Resmi Gazete Sayısı: 20843”; Yılmaz
Erdoğan: “Ogni Kültür Dergisi” ikinci çocuğum olarak kucağımdaydı!” ,
sonhaber.ch/circassiancenter.com.tr, 7. VI. 2022; Yılmaz Avcı: “Tek Ses Olarak
Muhatap Olamadığımız Müddetçe Bizim Bu Seslenişlerimiz Sadece Çatlak Birer Ses
Olarak Yankılanır!”, lazca.org, 31.V. 2013]
https://www.circassiancenter.com/tr/aydinlanmada-bir-oncu-ogni-kultur-dergisi/