Lazca, 21. Yüzyılda da Yaşayacak
Mehmet Bekaroğlu’nun
“Anadili Günü” sebebiyle İMC TV’ye Lazca olarak yaptığı ve Türkçe altyazıyla da
yayınlanan açıklamasını izlemişsinizdir. İzlemeyenleriniz eğer varsa, öneririm;
youtube’dan izleyebilirsiniz.
Mehmet Bekâroğlu,
önemli bir noktanın altını çiziyor. Lazcanın anneden, babadan, çevreden
öğrenildiğini belirtiyor. Ancak hemen ekliyor; okulda da öğrenilmeden Lazcanın
tam olarak öğrenilemeyeceğine vurgu yapıyor. Doğru söylüyor. Bizler de Lazcanın
kimliğimiz olduğu, kimliğimizin Lazca ile yaşayacağı bilinciyle “Ogni
Dergisi”ni yayınlamaya başladığımız Kasım 1993’den bu yana Lazcanın
mücadelesini, Lazcayı yaşamanın ve yaşatmanının mücadelesini veriyoruz. Lazca
olmadan, kendimizi geleceğe taşıyamayız. Bunu biliyoruz. Lazcayı
sahiplenmeliyiz, yaşamalıyız, geliştirmeliyiz ve böylelikle kurumsal olarak da
geleceğe taşımalıyız.
Türkiye’de “Ogni
Dergisi”yle başlayan milad ile ve özellikle de son yıllarda Lazca bir çok eser
kültür hayatımıza kazandırıldı. Günümüzde Lazca denilince akla hemen “Lazika
Yayın Kollektifi” geliyor; Lazca eserler buradan yayınlanıyor. “Lazika Yayın
Kollektifi”, önümüzdeki günlerde de birçok eseri okuyucusuyla buluşturmak için
hummalı bir çalışma yürütüyor. Kuşkusuz diğer yayınevleri de Lazca eserleri
yayınlama konusunda diğerleriyle yarışıyor. Bu durum, Lazca açısından oldukça
önemli ve güzel bir gelişme. Demek ki Lazca sahipsiz değil. Laz kimliği,
kendisini geleceğe taşıyacak.
Lazca eserlerin
yayınlanması, Laz kimliğinin geleceğe taşınacağının müjdesini daha bugünden
bizlere veriyor. Laz aydınlarının
samimiyetlerinin derecesi de bu Lazca eserlerle ölçülüyor. Lazca yazmak ve
Lazca yayınlamak ve bunlara açıkça destek olmak Laz aydınlarının samimiyetlerini
gösteriyor.
Lazca seslendirmeli
çizgi filmler, Lazca kısa metrajlı filmler, “Lazca radyo tiyatroları”, Lazca
skeçler, Lazca belgeseller… Bütün bunlar yayınlandıkça ve sayıları arttıkça
Lazcanın bir dil olduğu ve üstelik artık gözardı edilemeyeceği dost ve düşman
herkes tarafından iyice anlaşılacak. Böyle olunca da Lazcayı samimi olarak
sahiplenenlerin ortak duruşu daha da nitelikli bir anlam kazanacak. Birlikte
yeni Lazca eserler üretecekler ve kısa sürede önemli bir külliyat
oluşturabileceklerdir. İşte o zaman devlet dairelerinden Lazca yayın ve Lazca
öğretim vb. konusundaki talepleri ciddiye alınabilecektir.
Hatırlarsınız; “Lazcayı
Sahiplenme Mücadelesi” başlıklı makalede sitayişle değinmiştim. Müzisyen İlhan
Baykan ve Murat Güven’in Türk Sanat Müziğinden çeşitli şarkıları Lazcaya adapte
etmeleri ve Ramazan Kosanoğlu’nun da bir “Lazuri Navigasyon” (“Lazca Navigasyon”) hazırlaması Laz
aydınlarının Lazcaya ne kadar önem verip
sahip çıktıklarının bir başka göstergesi. Bu Lazca çalışmalara da
youtube’dan kolayca ulaşılabiliyor.
İnternet üzerinden
ulabileceğimiz bir diğer Lazca çalışma ise, İsmail Avcı Bucaklişi tarafından
yürütülüyor: www.lazcaacikogretim.com. İsmail Avcı Bucaklişi, bu siteden
Lazcanın nasıl öğretilebileceği konusunda mütevazi bir çalışma yürütüyor. Lazca
konusunda bu yaptıklarını ve samimiyetini takdirle karşılamamak mümkün değil.
Tek başına ve sahip olduğu kıt kaynak ve imkânlarla üretiyor ve bizlerle
paylaşıyor. Aslında bu yaptıkları gizli bir mesaj da taşıyor: Bir elin nesi
var; iki elin sesi var. Gelin birlikte kafa yoralım. Birlikte üretelim.
Boğaziçi Üniversitesi’nde Lazca dersler de
veren İsmail Avcı Bucaklişi, bu derslere ilişkin Lazca diyaloglar içeren
klipler hazırlıyor. Bu klipleri internet ortamında bizlerle paylaşıyor.
Mjoranda Seher Güney ve Mehmet Alper adlı sevimli gençlerin rol aldığı bu Lazca
diyalog kliplerini büyük bir beğeni ve gözlerim buğulanarak izlediğimi sizlerle
paylaşmalıyım. Lazca öğretilecekse, bu oldukça güzel bir yöntem. Lazca metin
diyaloglarını hazırlayan ve çekimleri yapan İsmail Avcı Bucaklişi ve Mjoranda
Seher Güney ile Mehmet Alper’in çalışmalarının önemli bir açığı doldurduğuna
kuşku yok. Bir dil okulda nasıl öğretilir, nasıl öğrenilir? İsmail Avcı Bucaklişi’nin bu çalışmaları
önemli bir kilometre taşı oluşturuyor. Lazca Açıköğretim Sitesi’nin emekçileri
de buradan selâmlıyorum.
(Kaynak: Ali İhsan Aksamaz, “Lazca 21. Yüzyılda da Yaşayacak”, Özgür Gündem Gazetesi, 30. XI. 2012)
https://www.circassiancenter.com/tr/lazca-21-yuzyilda-da-yasayacak/