14 Ocak 2025 Salı

Kâzım Koyuncu’yu anarken

 




Kâzım Koyuncu’yu anarken

 

Kâzım Koyuncu, 25 Haziran 2005’te aramızdan ayrılmıştı. Kâzım Koyuncu, İstanbul’a okumak için gitti. Lazlığının farkına da orada vardı. Lazca’nın ölüyor olduğunu orada anladı. İstanbul’da yalnızca kimliğinin; Lazlığının, Lazca’nın farkına varmadı, bütün Türkiye’yi gördü; Türkiye’nin anadillerini, kimliklerini, kültürlerini; farklılıklarını gördü; tanıdı. Emek mücadelesini, kimlik mücadelesini, dayanışma ve mücadeleyi de gördü. Kâzım Koyuncu, yalnızca Laz kimliğiyle değil, bu ülkenin aydını kimliğiyle de safını belirledi ve elinden geldiğince güzel günler için mücadele etti. Düşleri vardı.


Kâzım Koyuncu, Türkçe şarkılar söyledi. Kâzım Koyuncu, Lazca şarkılar söyledi. Kâzım Koyuncu, Kürtçe şarkılar söyledi. Kâzım Koyuncu, Hemşince şarkılar söyledi. Kâzım Koyuncu, Gürcüce şarkılar söyledi. Kâzım Koyuncu, Megrelce şarkılar söyledi. Ömrü olsaydı, belki Abhazca, Çeçence, Çerkesçe şarkılar da söyleyecekti. Türkiye’nin çeşitli yerlerine gitti. Avrupa’ya gitti. Tiflis’e gitti. Zugdidi’ye gitti. Yaşasaydı, mutlaka Sukhumi’ye de Soçi’ye de gidecekti. Diyarbakır’a gitmişti!


Kâzım Koyuncu, İstiklal’in, Beyoğlu’nun, Taksim’in ışıltılı cadde ve sokaklarının değil, Tarlabaşı’nın, Dolapdere’nin, Kasımpaşa’nın karanlık, içinde bin bir dert, sıkıntı ve bela barındıran sokaklarının da çocuğuydu. Dertli insanların dertleriyle o da dertlendi. Yalnızca okumuş-yazmış entelektüellerin, aydınların dostu değildi. Mendilci çocukları, tinerci gençleri, fahişeleri, travestileri de tanıdı; ekmeğini, soğanını, tuzunu onlarla da paylaştı. Onlarla da dost oldu. Onları da düşlerindeki güzel günler için mücadeleye katmaya çalıştı; kendince çaba gösterdi. Düşlerini hiç terk etmedi!


Kâzım Koyuncu, hak mücadelesi veren işçilerle yan yana durdu. Onlara destek verdi. Köylülerin, HES’lere karşı verdikleri mücadelede onlarla da beraberdi. Gerektiğinde yürüdü. Gerektiğinde koştu. Gerektiğinde pankart taşıdı. Gerektiğinde şarkı söyledi. Gerektiğinde de sustu. O’nun yapmaya çalıştığı, fotoğraf ve kameralara poz vermekten çok öte bir şeydi.


Kâzım Koyuncu, Diyarbakır’a gitti. Yüzbinlerce kişiye şarkılar söyledi. Lazca da, Kürtçe de, Arapça da, Megrelce de, Türkçe de. Kâzım Koyuncu, Diyarbakır’ı da Hopa kadar seviyordu. Yaşasaydı, kuşkusuz Diyarbakır’a yine gidecek ve barış mesajları verecekti. Bu ülkede yaşayan herkesin kendi kimliklerinin farkındalığıyla kardeşleşmelerine katkı sunacaktı. Diyarbakır’daki Newroz kutlamalarında yüzbinlerce kişiye söyledikleri hatırdadır: “Denizlerin çocuklarından Dağların çocuklarına selam getirdim!” Kâzım Koyuncu, Tiflis’e de gitti. Zugdidi’ye de gitti. Gürcüce, Megrelce, Lazca şarkılar söyledi. Orada da Diyarbakır’da verdiği mesajı verdi; dostluk dedi; kardeşleşme dedi; anadillerimiz dedi. Halkların kimliklerini unutmadan, yaşatarak kardeşleşme mesajları verdi hep.


Kâzım Koyuncu, Artvin’de, Bergama’da siyanürle altın aranmasına karşı çıktı. Kâzım Koyuncu, Akkuyu’daki nükleer, Gökova’daki termik, Fırtına Vadisi’ndeki HES’lere karşı mücadele etti. Kâzım Koyuncu, deniz ile karayı birbirinden ayıran Samsun-Sarp sahil yoluna da karşı çıktı. Kâzım Koyuncu, vicdani red hakkını savundu.


Kâzım Koyuncu; bir insan, bir Laz, bir aydın ve bir sanatçıydı. Kardeşleşme mesajları veren bir sanatçıydı.


Biz O’na Dina diyorduk ve öyle tanıyorduk. O, bu adı çok seviyordu. Dina 1972 yılında Hopa’da doğmuş. İlköğretimi ve liseyi Hopa’da okumuş. Üniversite okumak için İstanbul’a gitmiş. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin öğrencilerinden biri olmuş, ancak politik sebeplerden okulunu bırakmış.


1990 yılında, “Çağdaş Sanat Atölyesi”nde çalışmaya başlamış. 1991 yılında Ali Elveri adlı arkadaşıyla birlikte “Dinmeyen” adlı müzik grubunu kurmuş. Aynı yıl, “Çağdaş sanatçılar”ın oynadığı “Faşizmin Korku ve Sefaleti” adlı piyesin müziğini yapmış. Bu grup, “Sisler Bulvarı” adlı bir de albüm yapmış. 1993’te yakın arkadaşı Sarigina ve diğerleriyle birlikte “Zuğaşi Berepe” adlı müzik grubunu kurdu. Bu müzik grubu, “Ogni” adlı dergiden sonra Laz kültürü için çok önemli bir barınak oldu. “Zuğaşi Berepe”nin 1995 yılında çıkardığı ilk albümün adı “Va Mişk’unan”dır. Bu müzik grubuna ait diğer albümlerin adları da şunlardır: “İgzas”, “Bruxell Live”. “Bruxell Live”, 1997’de Med Tv’de canlı verilen konser kaydıdır. “Zuğaşi Berepe”, 1999’da dağıldı. Bundan sonra Dina başka projelerde rol aldı ve solo albümler yapmaya başladı.


Dina’nın güzel sesi vardı. Muhalifti. “Popüler Kültür”ün objesi değildi. Şarkılarıyla binlerce dinleyici çılgına dönüyordu. Dina için, müzik piyasasının lordları da çılgına dönüyordu. Dina’nın terinden para kazanmak için çılgına dönüyorlardı.

Dina “Gülbeyaz” ve “Sultan Makamı” adlı televizyon dizileri için müzikler yaptı. Bütün Türkiye, Dina’nın adını duydu. Popüler sanatçılardan biri oldu. Bu, O’nun miladı idi. Meşhurdu. Dina, şimdi başka bir yolu izleyecekti. Artık popüler idi. Dina’nın terinden para kazanmak isteyenler, basın alanında da büyük güce sahiptiler. Böylece magazin basın her gün Dina’nın haberlerini vermeye başladı.


Dina hastalandı. Hastalığının kanser olduğu anlaşıldı. Bu kötü hastalıktan kurtulmak için, iyileşmek için, kemoterapi için hastanelere gidiyordu. Son güne kadar ümidi vardı. Kavgası vardı kötülük ile.





Kâzım Koyuncu, 33 yaşında; 25 Haziran 2005’te aramızdan ayrıldı. Onun bir mesajı vardı. Bugünden Kâzım Koyuncu’nun yaptıklarına ve söylemlerine bakıldığında bu mesaj çok daha iyi algılanıyor: O, Türkiyede ve Dünyada yaşayan herkesin kendi anadilleri, kimlikleriyle kardeşleşmesini istiyordu. Kâzım Koyuncu’nun duruşu, eylemleri ve söylemleri açık ve nettir: “... Kötü şeyler gördük, savaşlar, katliamlar, ölen-öldürülen çocuklar gördük. Kendi kültürünü, kendi dilini, kendisini kaybeden insanlar, topluluklar gördük. Yanan köyler, kentler, ormanlar, hayvanlar gördük. Yoksul insanlar, ağlayan anneler, babalar, her gün bile bile sokaklarda ölüme koşan tinerci çocuklar gördük. Biz de öldük. Ama her şeye rağmen bu yeryüzünde şarkılar söyledik...”

Kâzım Koyuncu, düzgün duruşu olan bir Laz aydını olduğu için Harbiye’deki anfi tiyatroda onbinlerce insan ağladı. Mendil satan çocuklar ağladı. Tinerci gençler ağladı. Fahişler ağladı. Travestiler ağladı. İşçiler ağladı. Köylüler, kentliler ağladı. Türkler, Kürtler, Gürcüler, Abhazlar, Abhazlar ağladı. Halk ağladı. Gözyaşlarıyla da Trabzon’a, oradan da Hopa’ya uğurlandı. Hopa’daki cenazesine Sarpi’den, Zugdidi’den, Tiflis’ten gelen Lazlar, Megreller, Gürcüler da katıldı. Türkler, Hemşinliler, Poşalar, Ruslar oradaydı.

Ümit Kıvanç, “Kâzım için bir belgesel film” hazırladı: “Şarkılarla Geçtim Aranızdan”.  Gürcüstan’da ise Yönetmen Giorgi Kalandia da“Lazistanişi Mapşalia” (Lazistan’ın Bülbülü”) adlı bir başka belgesel film çekti.

Bugün daha iyi anlaşılıyor ki, Kâzım Koyuncu, cesur bir insandı; kardeşleşmenin köprüsüydü. Onu, her 25 Haziran’da, yılda bir kez yuvarlak sözlerle anmak, O’na haksızlık. O’nun duruşuna, mücadele anlayışına uygun bir şeyler söylemek gerek; yazmak gerek. Şimdi Sarigina’nın yıllar önce sözlerini yazdığı şarkıda Kâzım Koyuncu’ya kulak verelim:

"Komişkun,
Muruntskhi çima vikaçare
Leta sordasen
Ti goyomaktasen
Kapula kale si bzirare
‘Hayde’ mitzvare
Ernesto steri
Vidat Muruntskhepeşi opşa na on a ntsa tudeşa”*

*(“Biliyorum
Bir yıldız yağmuruna tutulacağım
Toprak çökecek
Başım dönecek
Arkamda seni bulacağim
Bana “haydi’ diyeceksin
Ernesto gibi
GidelimYıldızların bol olduğu bir gökyüzünün  altına”)

 

[Kaynak: Ali İhsan Aksamaz, “Kâzım Koyuncu’yu anarken”, Özgür Gündem Gazetesi/  demokrathaber.org, 25. VI. 2012]

 


 

(Önerilen Okumalar: Ali Emre Mazlumoğlu, “Trabzonspor’dan Kâzım Koyuncu belgeseli: Kâzım’ın Trabzon’u”, 11. XI. 2016, medyascope.tv; Ali İhsan Aksamaz, “Lazca Yaşadıkça Yaşayacak Bir Adam: Kâzım Koyuncu”, 05. V. 2006, hopam.com/ savsat.com/ sonhaber.ch/ gurcuhaber.com/ circassiancenter.com; Ali İhsan Aksamaz,” Kâzım Koyuncu’yu Anarken”, 25. VI. 2012, Özgür Gündem Gazetesi, İstanbul/ lazca.org/ demokrathaber.org; Ali İhsan Aksamaz, “Denizin Çocuğu Kâzım Koyuncu”, Özgür Gündem Gazetesi,   26. IX. 2012, İstanbul/ demokrathaber.org;   Ali İhsan Aksamaz, “Bir Kitap: Lazca Metinler (Lazuri T̆ekst̆epe)”, 24. I. 2013, yusufbulut.com/ demokrathaber.org/ sonhaber.ch/ circassiancenter.com.tr; Ali İhsan Aksamaz, “Kâzım Koyuncu, Nekrofili ve Vali” 15. X. 2013, yusufbulut.com/ circassiancenter.com.tr; Ali İhsan Aksamaz” Kâzım’ın Sevdası/ Kazımişi Qoropa”, 05. VII. 2015, yusufbulut.com/ sonhaber.ch;  Ali İhsan Aksamaz, "Kâzım Koyuncu “AK̆A T̆V”de", sonhaber.ch/ circassiancenter.com.tr, 09. VIII. 2023; “Asi yürek: Kâzım Koyuncu”, 24. VI. 2010, yuksekovahaber.com.tr; Aydın Tatar- Ersen Küçük, “Kâzım Koyuncu’nun ailesi tepkili”, 25. IV. 2009, pazar53.com; Birol Öztürk, “Kâzım Koyuncu- Didou Nana”, Yason, 2014, İstanbul; Birol Öztürk, “Kâzım Koyuncu”, Gece Kitaplığı, 2018, Ankara; Çağatay Eğilmez, “Gomanç̆alu Ar Cumaburi”, 7. XI. 2014, ilerihaber.org; Cavit Koyuncu: “Oğlum Öldü, Başkaları Ölmesin!”, 1. VIII. 2005, Milliyet Gazetesi; “Bölücülük yaptığı için kapatılan Pontusçu Ogni Dergisi devşirmeleri/ ‘Laz rock’ diye bir kavram icat eden Zuğaşi Berepe Grubu”, Öncü Gazetesi, İstanbul, 26. I. 1999; Derya Bengi, “Kâzım Koyuncu (1971- 2005) Sk̆udas Xalk̆epeşi Cumapoba!”, 25. VI. 2023, birartibir.org; “Devrimci sanatçı Kâzım Koyuncu, mezarı başında anıldı”, 25. VI. 2023, birgun.net; “Diyarbakır’da bir kemençeli”, 21. II.I 2007, evrensel.net; “En Sevdali Yanımız: Kâzım’ın Trabzonspor’u”, 08. XI. 2016, hurriyet.com.tr; Givi G. Karçava: “Kâzım, kültür devrimi yapan bir insandı!”,13. V. 2021, sonhaber.ch/ gurcuhaber.com/ circassiancenter.com.tr; “Grup yorum eleştirdi, Zuğaşi Berepe Yanıtladı/ Lazca rock tartışması”, Yeni Politika Gazetesi, İstanbul, 2 .V. 1995; “Gürcüler Kâzım Koyuncu Belgeseli çekti”, 23. XI. 2007, hopam.com; Hüseyin Şimşek, “Zuğaşi Berepe”/Denizin Çocukları”, Aydınlık Gazetesi, 29. X. 1993, İstanbul; İsmail Avcı Bucaklişi, “Bu dünyadan Kâzım geçti”, 1 VII 2018, artvinden.com; “Karar: Ogni Beraat Etti”, Ogni Kültür Dergisi, sayı 5, Temmuz-Ağustos 1994, İstanbul; Kâzım Koyuncu: “Kenarda Kalanların Sesiyim! Neden?”, Karadeniz Haber Gazetesi, 04 V 2005, Trabzon; “Kâzım Koyuncu üreterek anılıyor”, 23. V.I 2009, sendika.org; “Kâzım Koyuncu kim olacak?” rekabeti”,10. X. 2009, haberturk.com; “Kâzım Koyuncu”, lazuri.com; “Kâzım Koyuncu’nun tarzı piyasalaştırıldı”, 11. X. 2009, t24.com.tr; “Kâzım Koyuncu kimdir?”, yeniakit.com.tr; “Kâzım Koyuncu’nun Verdiği Röportajlar”, 7. XI. 2014, roportajlik.com; “Kâzım Koyuncu mezarı başında anıldı”, 25. VI. 2023, mezopotamyaajansi35.com; “Karadeniz müziğinin usta sesi: Kâzım Koyuncu”, 24. VI. 2023, aa.com.tr; “Kâzım Koyuncu ölümünün 18’inci yılında mezarı başında anıldı”, 25. VI. 2023,   evrensel.net; Laz Kültür Derneği: “Kâzım Koyuncu’nun adını tabelalardan sökebilirsiniz ama kalplerden sökemezsiniz!”, 6. VIII. 2019, lazkulturdernegi.org.tr; Mehmed Mazlum Çelik, “Kâzım Koyuncu: ‘Yüz sene daha yaşasam, yapsam, yapsam, yapsam hep yapsam yine eksik gideceğiz!”, 25. VI. 2020, indyturk.com; Memedali B. Beşli, “Vicdanen malul bir devir bu devir”, Ütopya Mevsimlik Hayat Bilgisi Kitabı 6, Piya- Zed Yayın, İstanbul, Ocak 1999; Mehmedali Barış Beşli: “Kâzım’ın hayata soldan bakan gözü unutulmamalı”, 25. VI .2021, siyasihaber9.org; Murat Beşer, “İlerici müzisyen, devrimci ve insan: Kâzım Koyuncu”, 29. VI. 2013, haber.sol.org.tr; “Ölüm kendinin olunca ölümdü, Ölmedin!”, 26. VI. 2011, anarsistfaaliyet.org; Paluri Arzu Kal Demirci, “Şair Ceketli Çocuk”, Chiviyazıları, 2017, İstanbul; “Şair Ceketli Çocuk Kâzım Koyuncu”, 25. VI. 2021, yenisafak.com; “Şair Ceketli Çocuğu Çok Özleyeceğiz”, Bir Gün Gazetesi/ Pazar, sayı 63, İstanbul, 26. VI. 2005; “Şair Ceketli Çocuk: Kâzım Koyuncu”, 25. VI. 2021, aa.com.tr; “Şair ruhlu çocuk Kâzım Koyuncu unutulmadı!”, 27. VI. 1922, yenicaggazetesi.com.tr; “Şair Ceketli Çocuk” olarak tanınan, müzisyen, söz yazarı, oyuncu ve aktivist Kâzım Koyuncu, vefatının 18. yılında anıldı”, turkiyeartvinlilergazetesi.com; Selçuk Küpçük, “Zuğaşi Berepe’den Birol Topaloğlu’na Lazların Müzikal Keşifleri”, arkakapak.babil.com; Tolga Güney, “Koyuncu’nun ardından 18 yıl: Halklar arasında köprü oldu”, 24. VI. 2023, politikahaber.com; “Trabzonspor Kâzım Koyuncu belgeselini yayınladı”, 07. XI. 2016, cumhuriyet.com.tr; “Trabzonspor Kâzım Koyuncu’yu unutmadı! “Şarkılarla geçti aramızdan…”, 25. VI. 2020, fotomac.com.tr; Uğur Biryol, “Kâzım’ın Sevdası/ Kazımişi Oropa”, İletişim Yayınları, 2015, İstanbul; “Uy Aha Trabzon- Trabzonspor Marşı”, 24. I. 2023, kuzeyekspres.com.tr)

 

aksamaz@gmail.com

 

Kâzım Koyuncu: Ernesto steri [Ernesto gibi]: